top of page

GENÇLİK DÖNÜŞTÜRÜR

Güncelleme tarihi: 24 Eyl 2023

Türkiye, Avrupa'nın en kalabalık genç nüfusuna sahip ülkesi.

ree

Türkiye’de tartışma programlarına sık sık konu olan ve özellikle de kuşağın dışındaki insanlar tarafından hakkında ahkam kesilen yegane kuşağın bir mensubu olarak, artık bu sıkıcı etiketlemelerden bıktım. Dünyada şu ana kadar yaşamış hiçbir 2 kuşak arasında olmayan, fark ve kademe farkının olduğunu ve dolayısıyla eskiden edinilen yorumlama tecrübesinin, içinde bulunduğum kuşak için bir geçerliliği olmadığı kanaatindeyim. Mensubu olduğum kuşak hala daha hiçbir idari kademede insiyatif kullanamıyorken bile hem dünyada hem de Türkiye’de tabuların ne denli sallandığı, topyekun bir değişimin habercisi değil mi?


Türkiye’de en sık yapılan geyiklerden birisi, Türkiye’nin dünyayı 20 yıl geriden takip ettiğidir. Lakin artık yıl değil, dakika bile yok. Almanya’daki yeşillerin yükselişi, ABD’deki demokratların sosyal devlet açılımları ve dünyadaki azınlık kabulleri gibi global değerlerin tamamının Türkiye gençliğinde yarattığı heyecan anbean hissediliyor. Ancak hikaye bu kadar güzel ilerlemiyor tabi ki, bunu fark eden demode siyasetçiler koltuklarını ve koltuklarının sadece isim değiştirmesine, zihniyetin ise aynı kalmasını sağlayan ideolojileri gömebilmiş değiller.


Türkiye’nin geleceği önemli bir yol ayrımında, sadece yüzlerin değiştiği klasiklemiş boomer siyasetiyle patinaj çekmeye devam mı edecek yoksa dünyayı yakalama şansının olduğu bu zamanı değerlendirip, sosyal ve ekonomik olarak muasır medeniyetler treninde kendine yer mi bulacak?


Ülke gençliği bu yol seçiminde beklerken, konformizmini zaman zaman kaybedecek. Nefret saçan siyasetçilerin ayak diretmeleri ilk başta ”kötü ama sanırım bunu yapmak lazım” dedirtecek ama bunların tamamı, değişimin zahmetinden ibaret. Buradaki pusulanın, düşünmeye ve düşünceyi ifade etmek konusunda özgürlük hassasiyetlerinden yola çıkılarak oluşturulması gerekiyor. Gençliğin ve düşünmenin önünde duranların kaybedeceğine eminim.


Dünyadaki gelişmeler ve Türkiye’deki bu yol ayrımı her ne kadar bizi değişimin kıyısına getiriyorsa da, biz hiçbir şey yapmazsak hiçbir şey olmayacak. Siyasetin giderek sivilleşmesi ancak bizim katılımımızla hayata geçebilir. ”Nerede olursanız olun, elinizdekilerle yapabileceğinizi yapın.” der Theodore Roosevelt,


Türkiye’nin yol ayrımında, 2. yolu seçenler olarak bir şeyler yapmak artık bir zorunluluk haline geldi.

1 Yorum


Türkiyede çok büyük bir merkez ve merkez sağ açığı varken gençlerin siyasette yer edinmeleri şimdilik zor görünüyor. merkez sol olan chp ise hali hazırda merkeze oynuyor. ülkede genel bi sağa kayış var aşırı sol, merkez sola; merkez sola, merkeze; merkez sağ ise aşırı sağa. 15-20 yıl geçmeden veyahut ciddi bir siyasi patlama olmadan Türkiyedeki siyaset arenası düzelmeyecek gibi. en basitinden sağ sol kavramı bile ekonomik olarak değil seküler - dindar gibi kısıtlı bir anlamı ifade ediyor. Yazarımız Emirhan Bey'e başarılar dilerim. eline sağlık.

Beğen
bottom of page