CEHALETTE DEBELENMEK
- Ali Ekber Çelik

- 20 Kas 2023
- 3 dakikada okunur
Ülkemizde okuryazarlık oranı %97 olarak açıklanmıştır. Sadece okuryazar oranının listesine bakılarak toplumun eğitim seviyesi veya bilgi düzeyi tespit edilemez.

Cehaletin kelime anlamı; bilgisizlik yani bir konu ya da mesele hakkında yeteri kadar bilgi sahibi olmamak demektir. Ülkemizin sosyolojik yapısı ele alınıp gözlemlendiğinde cehaletin toplumumuza ne denli yerleştiğini görmemek maalesef imkansızdır. Bu yazımda öncelikli amaç kavramların kelime anlamının ne anlama geldiğinden ziyade topluma olan yansımalarının ne boyutlarda olduğudur.
Birleşmiş Milletler Gelişme Programı İnsani Gelişme Raporu’nun 2021 yılında yaptığı ülkelere göre okuryazarlık oranları listesindeki verilere göre ülkemizde okuryazarlık oranı %97 olarak açıklanmıştır. Sadece okuryazar oranının listesine bakılarak toplumun eğitim seviyesi veya bilgi düzeyi tespit edilemez. Çünkü adı üstünde okuyabilen ve yazabilen birey sayısının oranı verilmiştir. Her okuyan ya da her yazan veyahut da her okuyup yazan bilgilidir denilemez. Bilgi, okumak ve yazmanın çok ötesinde bir şeydir. Her bilgili okuryazar olabilir ama her okuryazar bilgili olamaz. Ülkemizde nicel verilere verilen değer maalesef nitel verilere verilmiyor. Buna yüzlerce örnek verilebilir. Örneğin okuryazar oranı, okul başarı yüzdeleri, sınavlar, anketler, hedefler, kazanımlar, eğitim kurumları, diploma ve hatta hatta bireyleri bile sayabiliriz. Bu örneklerin hepsi uzun uzadıya ayrı ayrı ele alınması gereken birer konu başlıklarıdır. Örneklerden birisi olan okuryazar hususundan kısaca bahsetmek gerekirse;
-Okuryazar oranı nicel olarak tatmin edici düzeyde fakat okuryazar olarak bireyin kendine kattığı değer, topluma kattığı değer maalesef ortada. Burada oran olarak yüksek olmasını eleştirmiyorum tabi ki oran olarak da yüksek olmalı fakat bu yüksek oranın gerçek yaşama katkısının bu denli zayıf olması oranın nicel olarak yüksek olmasının anlamını yitirmektedir.
Toplum olarak bir şeyleri yakalamaya çalışırken hep bir şeyleri kaçırıyoruz. Zengin olalım derken çok çalışıp çabalayıp sağlığımızdan oluyoruz. Sevelim derken aşırıya kaçıp sevgide boğuluyoruz. Yükselelim derken kırıp döküp yukarılara çıkmaya çalışıyoruz arkamızda enkaz bırakıyoruz. Okuryazar konusunda da bu böyle. Bir araştırma yapılıyor okuryazar oranı ülkemizin düşük bunun için farklı farklı projeler, kurslar, eğitimler açılıyor oranımız yükseliyor ama alınan bu bilgiyi nerede nasıl kullanacağımız konusunda geride kalıyoruz. Bu denli şeyler hem bireyin kendisini hem de zamanla toplumun yapısını etkiliyor. Cehalet yenilmelidir. Okuryazar olmak cahil olmamak anlamına gelmiyor. Toplumumuzda cahil denildiği zaman okuma yazma bilmeyen insan anlaşılır fakat cahillik sadece o demek değildir. Bilgili olup da cahil olan çok insan görebilirsiniz. Cahillik kavram olarak çok geniştir içerisine bir çok yapı ve statüdeki bireyleri barındırır. Konuya biraz daha açıklık getirebilmek için Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün cahillik ile alakalı bir sözünü sizlerle paylaşacağım.
“ Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okuma bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir. “
Peki ne yapmalıyız ?
Cehaletle mücadele mi edeceğiz yoksa cehaletin oluşmasına fırsat mı vermeyeceğiz?
Aklınıza bir an bu soruların geldiğini hissediyor gibiyim. Çözüm olarak cehalet mevcutta var olan bir şey olduğu için bunu bir anda kaldırmak tabi ki imkansız o yüzden toplum olarak cehalet ile mücadele ederken bir yandan da cehaletin oluşmasına engel olacağız. Toplum olarak bir şeylerle mücadele etmek istiyorsak öncelikle de birey olarak toplumun özgüvenli, bilgili, ülkesini milletini seven, araştıran, okuyan, sorgulayan bir ferdi olmalıyız. Toplum şöyle toplum böyle diyerek de hiçbir problemi çözemeyiz. Toplum dediğimiz şey zaten bireylerden oluşuyor. Eleştirmek kolay çözüm sunmak ve mücadele etmek esastır. Her bir birey kendisini yetiştirir, geliştirir toplum için çalışıp çabalarsa toplum ilerleme kaydeder aksi taktirde en basit insanların yaptığı gibi geleni eleştirir gideni eleştirir. Burada bir uyanıştan bahsediyorum gelin hep birlikte önce kendimizden başlayarak toplumu, ülkemizi, milletimizi ileriye taşıyalım. Bir benle bir şey olmaz deme! Küçümseyerek bir yerlere varamayız. Bakınız Cengiz Han’ın meşhur bir sözü var.
“ Sakın bir çiviyi küçümseme!
Bir çivi bir nalı,
Bir nal bir atı,
Bir at bir komutanı,
Bir komutan bir orduyu,
Bir ordu koca bir ülkeyi kurtarır. “
Gelin bugün bir milat olsun bireysel ve toplumsal gelişimimiz için sorgulamaya, okumaya, araştırmaya daha çok zaman ayıralım.
“ Cehalet, yenilmesi gereken en büyük düşmandır.”
-Gazi Mustafa Kemal Atatürk








Yorumlar